29 Nisan 2014 Salı

Sümer Ezgü - Anadoludan Geldik


SÜMER EZGÜ - ANADOLUDAN GELDİK

Sümer Ezgü'nün seslendirdiği bu türkünün klibinde Anadolu'nun her yerinden yöresel figürler sergilenmektedir.


Türk Dansları Adlı Program

HER CUMA SAAT 14:25'DE TRT AVAZ'DA TÜRK DANSLARI PROGRAMI YAYINLANMAKTADIR.







https://www.facebook.com/pages/T%C3%BCrk-Danslar%C4%B1/232899300223885?fref=ts

Kaşık Halk Oyunları Yöresel Kıyafetleri

KAŞIK YÖRESEL KIYAFETLERİ 

KADIN KIYAFETLERİ



KONYA KÜLTÜRÜ

a)İç çamaşır:

Eskiden kadın ve erkek için, iç çamaşırı bükme iplikten, ev tezgâhlarında dokunarak, çamaşır bezi denilen kıvrık pamuklu bezden yapılırdı. Buna kıvratmada denilirdi. İç gömleklerin yakaları yoktur. Erkek ve kadının kol uzunluğu bileklerine kadar uzanmaz, etekler ise diz kapakları üzerine varırdı. Göğüs kısmı açık olurdu. İç çamaşırı kol ağızları ve boğaz kenarları kadınlarda oyalarla süslenirdi. İç don belden topuk üzerine kadar uzundu, paçaları çok dardı. Bel kısmı uçkur ile bağlanır, geniş olarak dikilirdi. Dış elbiseler ise, kadın başına koyu kırmızı bir fes giyerdi. Bu fesin kirlenmemesi için, fesin içine kellepoş denilen kısa kenarlı takke giyilirdi. Fesin etrafına ipekten ince bir şifon sarılır. Bunun üzerine ayrıca bir yazma dolanırdı. Şifonun faydası, başa iğne takıldığı zaman, iğne ağırlığının dengesini sağlar, fesin üzerine iki ucu sağ ve sol omuzda bulunan renkli çember örtülürdü.

b) Entari:

Konya'dan eskiden entariye pek ilgi gösterilmezdi. Ancak gelinler, birde yaşlı kadınlar entari giyerlerdir. Çünkü işlik ve şalvar entariden daha çok giyilirdi.

c) İşlik:

İşlik vücuda yapışırcasına sıkıca dikilen bir dış giyecekti. Yakadan göğüs boşluğu üzerine uzanır, buraya kadar düğmeli ve kapalı idi. Kolları bileklere kadar uzun olup, burada kol genişliği bir düğme ile daraltılarak giderilirdi. İşliklere, ala, kadife, pazen, basma, kutmişetari, şelaki, astar, kaput, humayun, yandım alamadım ve alpaktı. Renkleri ise, mevsimine göre seçilirdi. Bahar ve yazın yeşil, koyu yeşil, beyaz, açık sarı, narçiçeği rengi ile açık mavi beğenilirdi. Sonbahar ve kışın ise koyu renklere ilgi gösterilir. Bunlar, koyu gri ve koyu mavi idi.

d) Şalvar:

Bir kadının giydiği şalvar 8-9 metre kumaştan yapılırdı. Akşehir ve çevresinde 14 metre kumaştan bir takım elbise yapıldığı söylenir. Şalvar, belden topuklara kadar uzanır, gayet bol dikilir, çekme payı buna eklenmektedir. Paçalar oldukça dar olup, vücudun hatları şalvarın kıvrımları arasında belirsiz hale gelmektedir.

e) Hırka:

Hırkanın içi astar, üstü şelaki ve diğer kumaşlardan yapılır. İçerisine pamuk döşenerek aynı yorgan biçimi dikilmektedir. Etekleri kalçaya kadar uzun olup, bir çeşit cekete benzer.

f) Salta:

Yünlü kumaştan dikilen, kollu ve ön kısmı açık, etekleri kısa, yarım ceketi andıran bir yelektir. Saltalar çok süslü yapılır. Sırma ve kaytanlarla çeşitle bezemeler yapılır. Saltalara ayrıca madeni parlak pullarda dikilir.

g) Kebe:

Bir çeşit salta olup kolları ve göğüs kısımları işlemelidir.

h) Ayakkabı:

Deve derisinden yapılmış, parlak arka kısmı açık pabuç, yanları lastikli uzun konçlu, bir çeşit topuklu kunduradır. Ayrıca mestle de giyilirdi.

i) Süs ve Takılar:

Fesin üzerine veya göğsüne elmas iğne takılırdı. Ayrıca boğaz kısmına inci mahmudiye, hamidiye, beşibiryerde altınlar ile altın kordonlu cep saati takılırdı. Parmaklarda kıymetli taşlı yüzükler, kulaklarda elmas küpeler takılırdı. Fakat bu takılar her kadında bulunmazdı. Kollardaki çeşitli bilezikler kadının en önemli ziğnetini ve süsünü meydana getiriyordu.

ERKEK KIYAFETLERİ



KONYA KÜLTÜRÜ

Konya'nın erkek kıyafetleri, birbirinden farklılık arz eder. Her erkeğin görevine göre kıyafeti de vardır. Kıyafetlerinden o kişinin ne olduğu kolayca anlaşılırdı.

1) Ulema Kıyafeti:

Başta kırmızı veya devetüyü rengi bir fes, üzerine açıldığı zaman bir adam boyu uzunlukta beyaz tülbent sarık bulunurdu. Fesin altında aynı kadın kelleposu gibi erkeklerin giydiği ve adına terlik denilen takke vardı. Başka bir çeşidi de üç peşli, astarlı entari giyilirdi. Sonradan bu usul terk edildi. Bu entari üzerinde de şal kuşak kuşanırdı.

2) Esnaf Kıyafeti:

Bu tip kişiler orta yaşlı kimselerden oluşurdu. Başlarında genellikle kırmızı fes, üzerine yazma sarık, sırtta koyu renklerin hâkim olduğu salta, meydani işlik, ilmiye sınıfına benzeyen şalvar, ayakta beyaz yün çorap ve yemeni belde silahlıkla şal kuşak bulunurdu.

3) Efe (Hovarda) Kıyafeti:

Başta açık kırmızı, uzun sivri fes, arkada uzun koca püskül üzerinde kırmızı ince cemberli sarık işlik dar ve uzun kollu, yaka kapalı, karın boşluğuna kadar etek çapraz düğmeli ve ilikli, vücuda sıkı oturmuş bir çeşit gömlek. Bu gömlek pamuklu bezden yapılır, dokunuş çizgilerine göre isim alırdı. İnce meydan, beşparmak, meydai gibi işliğin üzerine kol uçları bileklerden dört parmak yukarıda dar vaziyette, içi astarlı ön kısımları kavuşmayan salta giyilirdi.

a) Cepken:

Etek, kol, yaka ağızları kaytanla süslü olan bir çeşit saltaya benzeyen cepkendi. Cepkenin yaka ve etek kısımları işlemeliydi.

b) Kuşak ve Silahlık:

Kuşaklar, gürün, trablus, acem, kesmiş, Tosya şallarından yapılır. Arasına yumuşak deriden yapılmış, bir çeşit cep görevini gören kat kat bulunan silahlık kuşanılır.

c) Şalvar:

İlmiyle (Ulema) sınıfından farklıydı. Diz kapaklarından aşağıya kadar uzanırdı. Bu sebeple adına şalvar yerine "dizlik" denilirdi. Ayaklarında kundura ve yün örgü çorap bulunurdu.
Cumhuriyet devrinde erkek kıyafetlerinde büyük çapta bir değişiklik olmakla beraber, kadınların giyiminde fazla bir değişiklik olmamıştır. Özellikle köylerde ve kasabalarda yaşayan kadınların en önemli giysisi şalvar, işlik, yelek ve poşudan oluşmaktadır. Ayaklara kışın mest ve lastik, yazın ise çorap ve lastik ayakkabı giyilir.

4) Abdestlik:
Çuhadan, softan veya kıldan yapılmış bir çeşit pardesü olup, cep yerleri olmakla beraber cep keseleri yoktu.

a) Cübbe:

Kaşmir kumaştan yapılırdı. Aynı abdestlik biçiminde olup, ceplerin hem yeri, hem kesecikleri vardı.

b) Lata:

Yakası kalkıkça, iç göğüslerde cepleri vardı. Ağır kumaştan yapılan lata cübbeye benzerdi. Yakasından çapraz bulunan bir çeşit pardösü denilebilecek biçimdeydi.

c) Biniş:

Kol ağızları çok geniş bir çeşit cüppedir. Ayakkabılar, kalloş kundura ve mestten ibaretti.

Hora Yöresel Kıyafetleri

HORA KIYAFETLERİ

Kadın Giysileri

Başa Giyilenler

Şalvarlann beli uçkur geçebilecek kadar geniştir. Belin ön ve arka kısmında delik vardır. Bu delik bölümlerinden uçkur geçirilir. Arkadan bağlanarak şalvarın beli sıkılır

Şalvarlar kumaştan yapılırsa işlemesizdir. Ancak saten gibi kumaştan yapılanların yan tarafları, hatta ön ve arkaları aşağıya kadar işlidir.
Yağlık: Şalvarın üzerine ve ön tarafına, misafirlere hizmet edilirken takılmaktadır. Uçkur gibi iki ucuda işlidir. Yünden yapılanı da vardır. Bunlar işli değildir

Erkek Giysileri

Poturlann bazılarının ağı oyuk, bazılarının ağı daha boldur. Potur bu biçimlere göre de isimlendirilir. Karapınar, ruscuk ve kulaklı olmak üzere üç çeşittir

Karapınar Biçimi:
 Ağı bol olan poturdur

Çorap: Beyaz çorap giyilir. Bazen aralarında pembe, yeşil renkli olanları da görülür
Yemeni: Ayakkabı olarak deriden yapılmış, altı köseleli ve ökçeli yemeni giyilir. Tulumbacı yemeni adıda verilir.
Başörtüsü: Başa taktiği başörtüye; ipekten yapılmış ise "grep" (krep), pamuklu iplikten ve üzerine baskı vurularak yapılmışsa "yemeni" denilmektedir.
Grep (Krep): Has ipekten yapılmıştır, boyutlan çok büyük değildir. Kenarında iğne, tig, mekik, kozadan yapılmış oyalar bulunmaktadır.
Yemeni: Pamuk ipliğinden dokunmuştur, üzeri boyanmıştır, kenarlarında grep oyaları gibi motifleri bol olan oyalar bulunmaktadır.
Başın Bağlama şekli: Edirne kadını başını; başın yüz ve boyun, hatta kulak kısımlarını çoğunlukla açıkta bırakarak bağlamıştır. Bu bağlama şekilleri şunlardır.

a) Salma yemeni bağlama:
 Uçlar kulak arkasından geçirilerek tepede bağlanır.

b) Dolama yemeni bağlama:
 Kulak üstünden geçirilerek, başın üst kısmında uçlar bağlanır. Arkada sarkan uç, sol yandan toplanarak, yukarıda bağlanan bölümün altından geçirilerek, uçlan açıkta bırakılır. Üstüne mevsim çiçekleri tokayla tutturularak süslenir
Sırta Giyilenler
Bürümcük: Cepkenin altına, ten üzerine giyilen gömlektir. İipekten veya pamuk ipliğinden dokunmuştur. İpekten yapılanlar felemenk ipeğinden olup, kendi tezgâhlarında dokurlardı. Pamuk ipliğinden olanlar doğrudan kendi tezgâhlananda dokunurdu, dokunurken çeşitli renklerde kollara ve beden kısmına hat çekilir. Dokunurken yaka kapalı olarak dokunur, daha sonradan istenildiği şekilde açılırdı. Bugün bile yaşlıların sandıklarından çıkan bürümcüklerin yakalan kapalıdır. Kendinden desenli ve kol ağızlan ile boyun kısmı iğne oyasi denilen işlemeleri vardır.
Cepken: Bürümcüğün üzerine giyilen kollu veya kolsuz bele kadar olan bir giyim parçasıdır. Kadife üzerine simle veya gaytanla işlenmiş olanları olduğu gibi atlas ve yünlü kumaşlardan olanlan da vardır. Kolsuz cepkenlerin yakaları diktir ve ön kısımlan simle işlenmiştir. Kollu olan cepkenlerin önü-sırtı ve kollarıda işlidir. Kollu cepkenlerin ice, kolsuzların dışa giyildiğide olmuştur.
Şalvar: Edirne kadınının ata binmesi söz konusu olmadığından giydiği şalvarın ağı düşüktür. Hafif oyuntulu ve paçaları dardır. Paçalarında günlük giyilenlerde kendi kumaşından pastalar (kırmalar) vardır. Özel günlerde giyilenlerde ise paçalar sim ve gaytan işlemelidir.
Uçkur: Pamuk ipliğinden dokunmuştur, uçlan kendileri tarafından boyanmış ipliklerle ve bol miktarda simle işlenmiştir. Dar olur ve şalvarın bel kısmından geçirilir, arkaya bağlanır
Ayağa Giyilenler
Çorap: Pamuktan veya yünden yapılmış çorap giyilir
Ayakkkabı: Kısa topuklu, atkılı ayakkkabı-kundura giyilir
Takılar: Beşibiryerde, küpe ve bilezik takı olarak takılmaktadır. Kırmızı kurdeleye bağlı, dizili beşi bir yerde veya yedi adetten oluşan altın takılır
Başa Giyilenler
Fes: Edirne'de erkeklerin başlarına çok önceleri çeşitli tipte sarıklar, külah ve takkeler, daha sonralan fes takip fesin üzerine çember veya ipekli kefiye sarıldığı görülmektedir
Sırta Giyilenler
İç Gömlek: İpekten yapılmış, desenli gömlektir
Potur: Lacivert, gri-mavi bazende siyah çuhadan yapılmıştır. Ayak bilekleri ve cepleri gaytan işlemelidir. Bu gaytan işlemeler müşterinin arzusuna göredir
Ruscuk Biçimi: Ağı çalık ve dardır. Ayak bilekleri, cepleri kaytanlı ve çiçek işlemelidir. Kaytan işlemeler beş sıradan dokuz sıraya kadar olur.
Kulaklı Potur: Paça çiçek işlemeli ve kulak şeklinde olup bu kulaklar ayakkabıyı örter. Poturların dikiş yerleri genellikle kaytanlıdır.
Kollu Camadan: Yakası kaytanlı, kollar ve kolçaklar (dirsekler) çiçek işlemelidir. İşlemeler iki türlüdür. Biri kesme çiçek, diğeri selvi çiçektir. Bu elbiselerde dikiş ekleri kaytanla tutturulur ve parçalar bu şekilde eklenir
Fermane: Kolsuz olup, kollu camadan üzerine giyilir. Yelek gibi olup, fermane giyilince, salta giyilmez. Kesme veya selvi çiçek işlidir.
Cepken: Fermane gibidir. Kollar istendiğinde takılır, çıkarılır. Kollan iki omuz başından arkaya sarkar. Cepken giyenlerin poturların ağları boldur. Diz bağı denilen püsküllü şeritler baldırların üzerine bağlanır.
Potur Saltası: Poturun üstüne giyilen cepkendir. Poturla takım olduğu için, aynı kumaş ve renkten yapılır. Kolları, yanları ve arkası çeşitli motiflerle işlenmiştir.
Mintan: Tene giyilen bir gömlektir. Çizgili veya çizgisiz kumaştan olanları vardır. Yakasız ve yandan düğmelidir.
Kuşak: Belde yünden veya ipekten yapılmış kuşak kullanılır. Yünden olan kışın takılır, yazın kullanılan ise ipektendir. Ancak bugünlerde bulunamamaktadır.
Ayağa Giyilenler

Aksesuar

Aksesuar olarak tek ve kalın zincirli veya 4-5 sıra gümüş zincirli, göğüste asılı gümüş saat kösteği, cepken potur giyenlerin kuşakları üzerine bağladıkları silahlıktır. Ayrıca boyunlarına, köşelerinde iş bulunan çevreler de takmışlardır.

Bar Yöresel Kıyafetleri

BAR KIYAFETLERİ

ERKEKLER İÇİN

- Cistik: Bar oynarken ayağa giyilen ayakkabı. 
- Zığva: Uçkurlu, beli lacivert kumaştan yapılan şalvar.
- Yelek: Kenarları ve cep ağızları siyak kaytanla süslenmiştir.
- Gömlek (işlik): Beyaz renkli dik yakalıdır.
- Kazeki: Uzun kallo kısa cekettir. Kolları geniş kaytanla süslüdür.
- Kuşak (şal): Renkli ipliklerden örülmüştür. Bele sarılır.
- Gümüş köstek: Yeleğin üstüne takılan bir nevi aksesuardır.
- Bazubent: Kola takılır, boncuktan örülür, içerisine ayet konur.
- Mendil: Barbaşı veya pöçük oyunsusunun elinde bulunur.
- Diğer Aksesuarlar: Zıbın (içlik), yün çorap, çapula, yemeni vb. 

KADINLAR İÇİN

- Bindallı: Kadife üzerine simle Türk motifleri işlenen giysidir. 
- Leçek (yazma): Pullar ve boncuklarla süslü baş örtüsüdür.
- Gümüş Kemer: Üzerinde muhtelif işlemeler olan, çengellerle birbirine bağlanan, gümüşten yapılmış kemerdir.
- Papuç: Yumuşak deriden yapılmış olan, oyunda giyilen ayakkabıdır.
- Dizleme: Beyaz yünden örülmüş, diz kapaklarına kadar uzanan çoraptır.
- Mendil ve Diğer Aksesuarlar: Mendil, barbaşı ve pöçük oyuncusunda bulunur. Ayrıca aksesuar olarak boyuna, beşibirlik, altıntaş (toplu), oltu taşı, işleme kolye, burma bilezik, parmaklara da altın yüzük takılır.




Zeybek Yöresel Kıyafetleri

ZEYBEK KIYAFETLERİ

ERKEKLER İÇİN

1- Fes 
2- Oya 
3- Gömlek (Hakim Yaka) 
4- Çuka Camadan
 5- Çuka Sallama 
6- Çuka Potur 
7- Mushaflık 
8- Gümüş Köstek
 9- Dolgu Kuşak 
10- Horasani Şal Kuşak 
11- Kayış – Kemer
 12- Silahlık- Kütüklük 
13- Gubur (Tabanca) 
14- Kulaklı Kama
15-Çevre
16- Körüklü Çizme
17- Tozluk


KADINLAR İÇİN


1- Çiçekli Başlık
2-Ulada
3-Gömlek
4- Cepken
5-Üç Etek
6-Şalvar
7-Yağlık
8- Çorap
9-Ayakkabı



Horon Yöresel Kıyafetleri

HORON KIYAFETLERİ

KADIN GİYSİLERİ

BAŞA GİYİLENLER


Yaşmak: Sade ve desenli etrafi pullu örtülerdir. Yaşmağın püsküllüsünü nişanlı kızlar ve yeni gelinler takarlar. Şalpazan ve Tonya taraflarında üst üste iki örtü sarılmaktadır
Kukul: Tepelik ve üstünlük diye de bilinir.Siyah renkli ve kenarlan çiçek desenli ve yaşmaktaki işlemelerle süslü olup yaşmağın küçüğüdür. Yaşmağın üzerine sarılır. Ku?kul sarı olunca yaşmak siyah olmalıdır
Çömber: Kenarlan dallı ve sade olan comber siyah tülbenttendir.Genellikle yaşlı kadınlar bağlar.Boğaz altından doğru bağlanan çömberin altına, gençlerdeki kukul yerine gelen ve soğuktan korunmak için, başı iyice saran bir beyaz ve sade yazma vardır.Bu?na yörede sarma denir. Çömbere ve yaşmağa genel olarak baş örtüsü de denir

SIRTA GİYİLENLER

Gömlek: Genellikle beyaz patiskadan ve ipekliden yapılma, önü oyalı ve yuvarlak dik yakalı bir çeşit gömlek giyerler. Bu gömleğin ön tarafı robalı olup siyah düğmelidir
İşlik: Gömleğin üzerine ve gündelik olarak siyah ipekli kumaştan önü ve omuzlan robalı, robaları mavi ve kırmızı şeritlerle işli, önü çiçek desenleriyle süslü, Türk motifleri ile işlemeli bir çeşit gömlektir
Kolçakli İşlik: Gömleğin üzerine giyilen bir çeşit cepkendir. Bu cepken fistan giyildiğinde üzerine giyilir. Çeşitli göz alıcı renklerden olup, uzun kolludur.Ön cephesi, omuzları bilekleri ve dirsekleri genellikle siyah renkli manşetlidir.Bu manşetlerin üzeri Türk motifleri ile süslüdür.Kuşak ve peştemalın üzerine serbestçe bırakılan, kolçaklı işlik bir salto çeşitidir
Fistan: Oldukça uzun ve bolca dikilmiş bir entaridir.Dizlere kadar inen ve dizlerden farbelalı olan fistan, mavi, pembe ve al renklerden oluşan, pazen ve basmadan dikilir.İşlemeli ve işlemesiz olarak giyilir.Genç kızlar ve kadınlar üzerine yelek ve kolçak?lı işlik giyerler.
Yaşlılar ise "übade" denen bir nevi cepken giyerler.
Yelek: Fistanın üzerine çeşitli renklerde kumaşlardan yapılma, önü açık ve kolsuz, işlemeli bir cepkendir
Libade: Yaşlı kadınların fistan üzerine giydiği, kollu ve işlemesiz, koyu renkli bir yelektir.Kolçaklı işliğin sadesidir. Yünlü kumaş ve kalın pamukludan yapılır
Şalvar: Dizin hemen altına kadar inen sade ve desenli, ince çiçekli bezlerden dikilir.Entari uzunluğunda bir dondur
Etek: Dizlere kadar iner.Uçları farbelalıdır.Çiçekli basmadan ve pamukludan yapılma, çeşitli renklidir.Şalvarın hemen üstüne giyilir. Fistan giyildiğinde pek giyilmez.
Peştemal: Kuşağın ve fistanın veya eteğin üzerine, bele bağlanan yöresel önlüktür.Beyaz, kırmızı enlice çizgili ve kolanlı bir giysidir.
Kuşak (Lahori): Yörede şaldan yapılan kuşakla fistan veya eteğin üzerine belden bağlanır.Yün olan bu kuşaklardan başka, kenarları kaytanlarla süslü ve oldukça püsküllü olan bir çeşiti daha var ki, buna "lahori" denir.

AYAĞA GİYİLENLER

Çorap: Yörede kadınlar ellerinde, yöresel özellikte çeşitli renklerde yünden çorap örerek ayaklarına giyerler.Bu çoraplara "alacalı çorap”ta denir.
Tozluk: Alacalı çorabın bacağı kapatmadığı yere ve diz kapağında kalan şalvarın altında kalan kısmı kapatmak için yünden, elde örme beyaz renkli bir kalçında denilen tozluk giyilir.
Çarık: Yöreye özgü bir işle yapılan çarıklar giyilir.Yemeni veya çapula da giyilmektedir.

TAKILAR

Kaytan: Bele, peştemalin üzerine bağlanan kaytan yünden el tezgahında dokuma 2-3 cm eninde çeşitli desenlerle süslü ve uçlarından püsküllüdür. Kuşakların kenarlarına süs olarak dikilir.
Boncuk ve Lira: Yörede boğaza liralarla birlikte ince sayılabilecek ve çeşitli göz alıcı renklerde boncuk bağlarlar.

AKSESUAR

Muska-Hamayıl: Boğazlarına kadife kumaşlardan ellerinde yapma ve ince boncuk süslü muska ve hamayiller asarlar.

ERKEK GİYSİLERİ

BAŞA GİYİLENLER

Başlık (Kabalak): Kukulata ve kara puşu olarak adlandırılır.Üstü papak gibi olan başlığın kulaklara gelecek şekilde uzun uçları vardır. Bu uçlar özel bir şekilde düğümlenerek bağlanır. Papak kısmının ortası öne doğru Türk motifleri ile kaytan işlemelidir. Tepesinde püskül bulunur. Kulaklar yönünde uzanan uzun uçların kenarlan da kalın kaytanla süslüdür.

SIRTA GİYİLENLER

Gömlek (İşlik): Mintan da denilen gömleğin beyaz ipekliden olması tercih edilir.Yakası dik manşetlidir.Yaka önden ya da sol yandan açmalı ve düğmelidir. Düğmeler siyah, gömlek bol ve esnek olmalıdır.
Yelek: Zıbın veya zibun da denilen yelek, gömleğin üzerine, cepkenin altına giyilir. Sol omuzdan ve önden aşağı doğru bol miktarda düğmelidir, astarlıdır. Yakası ve ön kısmında kenarları kaytanlarla işlidir. Kolların alt kısmında cepleri vardır Yelek de başlığın yapıldığı kumaştan yapılır.
Cepken (Aba): Yeleğin üzerine giyilen kollu bir abadır. yakasız bir ceket şeklindeki abaya "kaput”da denir. Cepken oyun sırasında giyilmez.
Zıpka (Zivga): Zivgaya laz donu da denir. Bacakları dar ve vücuda yapışık şekilde yapılan, arkası körüklü bir çeşit şalvardır. Bacakların ön ve arkası ile diğer ek yerleri kaytanlarla işlidir. Bele uçlarla bağlanır. Zıpka da yeleğin kumaşındandır.

AYAĞA GİYİLENLER

Çizme: Yörede sapuk veya salenk olarak da adlandırılır. Mes anlamına gelen uzun konçlu bir kundura çeşididir.Uçları hafif kıvrık ve körüklüdür.
Çapula: Demir ökçeli ve alt kısmı demir puntalı kunduradır. Horoncular pek giymezler, giyilirse konçla giyilmelidir.
Çoraplar: Örmedir.

AKSESUAR

Kemer: Siyah deriden yapılan kemerin aşağıya doğru sarkan parçalan vardır.Uzanan parçalar güçlülüğü sembolize eder. Kemerde bulunan kayış gözlere ve kemere silah, bıçak, av malzemeleri ve kapkacak alınır. Buna çerkez kemeri de denir.Yağdanlık ve kav torbasında asılı bulunduğu kemer, bele yeleğin üzerine gelecek şekilde bağlanır.
Hamayil: Gümüşten yapılma, sigara tabakası büyüklüğünde zarif ve süslü kutudur.Üzerindeki işlemeler,tarihi camii ve padişah armasıdır.
Muska: Boyuna gümüş zincirle asılır.
Köstek: Sol cebe konulan saate bağlanan, çok sayıda ince gümüş zincirlerden oluşur.
Yağdanlık: Silahı yağlamak için kemere asılan ve içinde yağ bulunan bir kutudur.
Kav Torbası: Sigara ve gerektiğinde ateş yapmak için içine kav, çakmak taşı ve pamuk ve çakmak konan meşin bir torbadan ibarettir.
Bıçak: Siyah meşin kaplı bir kına konur.

Tabanca: Kemere sağdan asılır.